Tekstil boyası, eritilen küflü peynirler, ucuz kaşar formülleri, sakatat…
Günümüzün en önemli sorunlarından biriside hiç kuşkusuz yediklerimiz ve içtiklerimizdir. Allah (CC) Kuran-ı Kerim’de helal ve temiz olanlardan yememizi emrediyor. Peki, biz yediklerimizin helal mi yoksa haram mı olduğunu biliyor muyuz?
Endüstrileşen gıda sektörü, gözünü para hırsı bürümüş sahtekârlar ve son yıllarda artan taklit ve tağşiş denetimlerin yetersiz olması, boğazımızdan giren gıdanın ne kadar helal ve temiz olduğu konusunda insanımızı endişeye sevk ediyor. Ne yediğimizi biliyor muyuz? Görünüşte peynir, zeytinyağı, süt, bal gibi görünen gıdalar aslında ne?
Bazı sahtekârlar her sektörde olduğu gibi gıda sektöründe de hileye başvuruyor. İşte bazı tespit edilen hileler:
*1-Küf tutmuş ve bayatlamış peynirlerin eritilerek krem peynir hâline getiriliyor, beyaz peynire de parlak görünüm amacıyla kireç katıyor.
*2-Nişasta ve bitkisel yağ katılmış döküntü beyaz peynirler yağlı tulum peyniri olarak satılıp, küflü kaşarlar eritme peynire dönüştürülmektedir. Sütün öz yağı alındıktan sonra yerine yağlı süt izlenimi verecek şekilde katı margarin yağ karıştırılmaktadır.
*3-Ekmeği beyazlatmak ve geç bayatlamasını sağlamak için kimyasal maddeler kullanılmakta, kepekli ekmek ve çavdar ekmeği gibi ürünlerde de, bazı gıda boyası ya da kakao kullanılmaktadır.
*4-Zeytinyağına pamuk, ayçiçeği, kanola gibi bitkisel yağlar karıştırılmakta, sabun üretimindeki yüksek asitli yağlar da işlemden geçirilip natürel sızma zeytinyağı diye satılmaktadır.
*5- Zeytini parlak hâle getirmek için tekstil boyası ve kimyasal boya kullanılırken, zeytinyağı küspesinden elde edilen prina yağı, kolon sızması diye zeytinyağının içine karıştırılmaktadır.
*6- Bayat ya da sağlıklı bir şekilde korunmamış sütler kayıt dışı olarak satın alınıp şarküteri ürünleri yapımında kullanılmakta, peynir altı suyundan ve süt tozundan yapay süt imal edilmektedir.
*7- Dana kıymaya tavuk kıyması, tavuk sakatatı, iç yağ katılmaktadır. Salam, sosis ve sucukların içine baharatla karıştırılmış soya, hayvansal etsel atıklar, akciğer gibi iç organlar, kireç suyunda soyulmuş sarımsak karıştırılmaktadır.
Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Başkanı İbrahim Yetkin, yaptıkları ‘ Hileli Gıdalar ‘ araştırmasına göre, şekerlemelerin içine domuz jelatini, tekstil boyası ve hayvan yemi katıldığını, kuru üzümleri haşerelerden korumak için kurutulmadan önce mazota batırıldığını bildirdi.
Gıda terörünün hem ekonomiyi hem de halk sağlığını kemirdiğini söyleyen Yetkin, hileli gıdaların sektöre maliyetini 25-30 milyar lira olarak tahmin ettiklerini dile getirdi.
Yetkin, Türkiye’de gıda sektöründe kayıt dışılığın getirdiği ekonomik kaybın da 7-8 milyar lira civarında olduğunu düşündüklerini belirterek, gıda sektöründe toplam 400 bin civarında işletme bulunduğunu, kayıtlı işletme sayısının ise bunun yaklaşık 10’da 1’i düzeyinde olduğunu kaydetti.
Hileli gıdaların halk sağlığı açısından oluşturduğu tehdidin ise toplum tarafından yeterince bilinmediğine işaret eden Yetkin, ‘Genellikle ‘ucuz gıda’ olarak bilinen ve normal satış fiyatının oldukça altında fiyattan satıldığı için özellikle dar gelirli kesim tarafından tercih edilen gıdalar genellikle daha kalitesiz olmakla birlikte yine de bir gıda ürünü olarak değerlendiriliyor. Oysa bu gıdaların içinde insan sağlığına çok zararlı maddeler var’ şeklinde konuştu.
Kaynak: http://www.milligazete.com.tr/en_yaygin_gida_hileleri/462273