Enes AY || e.enesay@gmail.com || twitter.com/enes4y
21. yy ‘da Amerika’nın İsrail hayranlığı gittikçe arttı. Bunun en güzel örneği, 6 Aralık 2017’de Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıyan Başkan Donald Trump’ın verdiği kararla Tel Aviv’deki büyükelçiliğini buraya taşımasıydı. Ardından İsralin Golan tepelerindeki işgalini, İsrailin egemenliği olarak tanımasıydı. Bir şeyi de göz ardı etmemek gerekir. Trump’ın seçim kampanyası dönemine ait bir videoda envanjelistlerle bir araya gelmesi. Bu video medyaya düştüğünde de baya konuşulmuştu. Abd başkanı Trump’ın elinde bir kitap vardı ve etrafındaki insanlarda birbirlerine dokunuyorlar ve ardından Trump’ta birleşiyorlardı. Ve “Donald Trump, Tanrı seni kutsasın ve korusun… Tanrı aydın yüzünü sana göstersin ve sana lütufta bulunsun. Tanrı yüzünü sana çevirsin ve sana esenlik versin. Tanrım, kullarını idare etmesi için Süleyman’a hikmeti veren sensin. Tanrım, eğer bu adamı bu ülkedeki en yüksek makama getirirsen, biz senin celalini, bu ülkede, İsa’nın adıyla görülene kadar yüceltileceğin bir hikmet için dua ederiz.” Diye dua etmişlerdi. Bir nevi ayin diyebiliriz bu harekete. Hristiyan Yahudi kardeşliği islama savaş açmıştı denebilir mi, bilmeyiz?
Fazla detaya girmeden asıl konumuza dönelim. İsralin koruyucu meleği abd nin Ortadoğu ve Türkiye konusundaki planları. Amerika Türkiyeden vazgeçecek mi yoksa Türkiye’yi karşısına alarak yeni bir koruma mı getirecek. Türkiye Cumhuriyeti Devleti iran kadar marjinal olmasada Filistin konusunda hem dini hemde tarihsel olarak o coğrafyayı yakından izlemek zorunda. Ve günümüz politikaları ile bunu daha belirgin hale getiren Türkiye Cumhuriyeti Devleti artık bizzat sahada olarak kendini de göstermekte. Olası bir olumsuzluk durumunda dünya kamuoyunu bizzat etkileyerek bir şeyler başarma çabasında olduğunu görmekteyiz. ABD İsrailin güvenliği için en yakın olarak NATO müttefiki Türkiye olduğu için Ortadoğu garantisini Türkiye Cumhuriyeti Devletinden almak zorunda. Hem Türkiye’de bulundurduğu askeri üslerden, hem de stratejik ortaklıktan dolayı. Şuan için ne kadar stratejik ortağımız orası tartışılır. ABD israilin güvenliğinin Türkiye’den geçtiğinin farkında. En güzel örnek Malatya Kürecikteki radar sistemi. Neden diyeceksiniz? Suud’a yada BAE’ye kuramaz mı? Evet kurabilir ama atladığımız noktalar var, gelin birlikte bakalım.
İsrail’in en çok çekindiği ve savunma sistemi ürettiği füze, İranın Şahab-3 orta menzilli yaptığı balistik füzesidir. Füze çin ve kuzey kore uyarlamalı,iran balistik füzesi olmuştur. Bu füze yaklaşık 1.300 km menzile sahip. Bu füzeye karşı Amerika ile birlikte israilin ortaklaşam geliştirdiği Arrow anti balistik füze sitemleri Şahab-3 füzelerine karşı yeterliliğe sahip değil. Şimdi gelin isralin güvenliği için abd neden Türkiye diyor ona bakalım, İran’ın atacağı 1300 km menzilli Şahab-3 füzesinin muhtemel uçuş rotası ve önleyici füzelerin atılacağı Şahab-3 atılır atılmaz Malatya’da bulunan radar tarafından tespit edilecek, İsrail’e düşeceği koordinat hesap edilerek o bölgede bulunan insanların uyarılması için çok kritik bir fırsat doğacaktır. Literatürden alınan balistik füze uçuş irtifa ve menzil cetveline göre 1300 km menzilli Şahab-3’ün 9.5-10 dakika sonra hedefe düşeceği göz önüne alınırsa hedef bölgedeki insanların sığınaklara kaçmaları için 9-10 dakikaları olacak ki bu savaş şartlarında çok önemli bir zaman dilimidir. Ayrıca karşı önleyici füzelerin bulunduğu bataryalar hazır hale getirilerek acil durum ekiplerine alarm verilecektir. Özetle Malatya’da yer alan radarın görevi İsrail’e vereceği bu kritik bilgi ile sınırlıdır. Karşı füzeler ile Şahab-3 kademe kademe önlenmeye çalışılacaktır.
Peki Abd bu sistemi israile neden kurmuyor?
Onuna açıklayalım;
Gelen füzeler İsrail sınırlarına yakın olmadan imha edilmeli ki içindeki kimyasallar bulunulan topraklara zarar vermesin yada hareket ettiği yerde parçalansın. Kısaca İsrail İran’dan gelen füzeleri ancak İsrail sınırlarına girdiğinde vurabiliyor. İsrailin güvenliği Türkiye’den geçiyor. Ama izlediği politikalarla damarı kesen ABD olası Türkiye hamlelerinden çekindiği için hala bir kıskaçta. Buda yine Devletimizin olağan diplomasi başarısıdır. İçimizdeki Amerikancı ve İsrailcilere duyurulur: Yeni düzende Şah’ta Türkiye’dir, Vezirde. Hamle sırası artık bizde. Bakmayın sağda solda atıp tutuyorlar. Kutlu doğum öncesi büyük sancıdayız. Devletinize güvenin.!!!
Allah, güvenlik güçlerimizin ve milli olan politikacılarımızın işini kolay eylesin. Hepsi milletin selameti için Allah’a emanet olsun.
