Filistinlilerin Büyük Dönüş Yürüyüşü’ne destek olmak ve Kudüs’ün yalnız olmadığını haykırmak için başta İstanbul olmak üzere Türkiye genelinde protesto yürüyüşleri gerçekleştirildi.
15 Mayıs günü Büyük Felaket Nakba’nın 70. yıl dönümü. 70 yıldan beri Siyonist İsrail, Müslümanları kışkırtmak amacıyla Mescid-i Aksa etrafında yaşlı, genç, kadın çocuk demeden katliamlarına devam ediyor. İsrail devleti ve askerleri, kirli postallarla Kıble Camii’nin içinde terör estirip ibadet eden insanlara gaz bombalarıyla ve plastik mermilerle saldırarak, camide bulunan Kur’an-ı Kerim’leri yerlere atıp üstlerine basarak hukuksuzluğa hız kesmeden devam etmektedir. Filistin’e, Gazze’ye uygulanan abluka ve ambargo her geçen gün ağırlaşmaktadır. 70 yıldır hakları, toprakları, vatanları, canları, malları gasp edilen Filistinliler, İsrail zulmü altında yaşamlarını devam ettirmeye çalışıyorlar.
Filistinliler, kadınlarıyla ve çocuklarıyla son bir aydır Büyük Dönüş Yürüyüşü gerçekleştiriyorlar. İşgalci İsrail ise ateş açıp masum insanları, çocukları ve yaşanan olayları dünyaya aktarmak isteyen basın mensuplarını şehit ediyor. Olayların başlangıcından bugüne kadar İsrail askerlerinin kurşunlarıyla ve müdahalesiyle 48 kişi şehit edildi, 8 binin üzerinde kişi de yaralandı.
İHH İnsani Yardım Vakfı, Anadolu’daki tüm illerde bulunan İnsani Yardım Dernekleri ve bir çok STK, tüm bu yaşanan hukuksuzluklara karşı tüm Türkiye’de Cuma namazı sonrası basın açıklaması gerçekleştirerek İslam dünyasına karşı atılan bu adımları protesto etti. Cuma namazı sonrasında İstanbul Fatih Camii’nde başlayan yürüyüş, Saraçhane Parkı’nda sona erdi. Yürüyüş boyunca Kudüs sevdalıları, “Kahrolsun İsrail”, “Kudüs’e selam direnişe devam”, “Mavi Marmara onurumuzdur” sloganları attı.
“Filistin, adaletin yanında saf tutan tüm insanlığın davasıdır”
Saraçhane Parkı’nda kürsüye ilk olarak Filistin Dayanışma Derneği (FİDDER) Başkanı Ahmet Avde çıktı. Ahmet Avde, konuşmasına İsra suresinin ilk ayetini okuyarak başladı. Avde, şunları söyledi:
“Müslümanlara zafer bahşeden, zalimleri hezimete uğratan Rabb’imize hamd olsun. Peygamber efendimizin miraca yükseldiği Mescid-i Aksa’yı savunduğu esnada şehit düşen kardeşlerime rahmet dileyerek konuşmama başlıyorum. Siz buradan Siyonist İsrail’e bir mesaj gönderiyorsunuz. Bugün tüm Türkiye’de İsrail’e gönderilen mesajlar eminim ki onlara ulaşmıştır. İsrail şunu anlamıştır: Filistin davası sadece Arapların davası değil, adaletin yanında saf tutan tüm insanlığın davasıdır. ABD, elçiliğini Kudüs’e taşıyarak Kudüs’ü İsrail’in ebedi başkenti yapmak istiyor. Ama başaramayacaklar. Kudüs ebediyete kadar Filistin’in başkenti olarak kalmaya devam edecektir. Allah’ın izniyle özgür Kudüs’te buluşana kadar yürüyüşümüz devam edecek.”
“Allah için bedel ödeyenler asla yenilmezler”
Ahmet Avde’nin ardından sözü Özgür-Der Başkanı Rıdvan Kaya aldı. Konuşmasında “Allah için bedel ödeyenler asla yenilmezler” ifadelerini kullanan Rıdvan Kaya, İsrail’in Müslümanların ruhlarını teslim almaya çalıştıklarını söyledi. Kaya’nın konuşması ise şu şekilde:
“Siyonistler, silahlarıyla, hapishaneleriyle ve işkenceleriyle yüz yıldır Filistin topraklarını işgal ederken bizi bir yandan yenmeyi hedefliyor. Ve şu mesajı vermek istiyorlar: ‘Siz bizim esirimizsiniz!’ Ruhumuzu esir almaya çalışıyorlar. 70 yıldır kesintisiz bir şekilde devam eden işgal karşısında şunu hatırlatmak istiyorum. Bu süre zarfında bir çok nesil geçti aradan. Ama Filistin halkı asla teslim olmadı. Bugün 18 yaşındaki Filistinliler, her türlü zulmü tatmış olmalarına rağmen, hiç görmedikleri Filistin topraklarını canları pahasına savunmaya devam ediyorlar. Bizler, bu süreç içerisinde henüz onları topraklarımızdan atmayı başaramadık. Ama onlar da bizi teslim almayı başaramadılar. Yalnız Rabb’ine teslim olanlar kazanacaklar. Allah için bedel ödeyenler asla yenilmezler. Rabb’im tüm İslam coğrafyasının özgür olduğu günleri bizlere göstersin inşallah. Rabbim Siyonistlerin korkularını daim kılsın.”
“Siyonizm yenilecek, Filistin kazanacak!”
Memur-Sen İstanbul İl Başkanı Durali Baki de “Birçok konuda farklı düşünsek de Filistin sevdası bizi ümmet kılıyor. Bizi bir araya getiriyor” dedi. Filistin’in Müslümanlara kulluk vazifesini hatırlattığını söyleyen Baki’nin konuşmasından satır başları da şöyle:
“Filistin bize kulluğumuzu hatırlatıyor. Bize düşen Filistin’i defterimizin en başına koymaktır. Filistin’in bize değil bizim Filistin’e ihtiyacımız var. Siyonizmin bekçisi ABD, tüm dünyanın tepkisine rağmen aldığı bu karardan vazgeçmemektedir. Çünkü Siyonizmin başkenti Tel Aviv değil Washington’dur. Korsan İsrail yeryüzünün en tehlikeli terör devletidir. İsrail, ırkçı faşist ve katil bir devlettir. Onlar en çok İslam dünyasının sessizliğine güveniyorlar. Şehit Ahmet Yasin o yüzden bizim suskunluğumuzu Allah’a şikayet ediyordu. Allah çabalarımızı bereketlendirsin. Ümmetin öfkesi Siyonizmin kabusu olacaktır. Bizler zulme karşı kıyamda durdukça Filistin gerçek hürriyetine kavuşacaktır. Son bir kez daha haykırıyoruz: Kahrolsun ABD, Yaşasın Filistin Direnişimiz! Siyonizm yenilecek, Filistin kazanacak! Emperyalizm yenilecek, Mescid’i Aksa özgürleşecek!”
“Mavi Marmara anlaşması iptal edilsin”
Son sözü ise İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım aldı. Katılımcılara teşekkür ederek konuşmasına başlayan Bülent Yıldırım, ‘One Minute’den Mavi Marmara’ya, elçilik taşıma meselesinden İran’a kadar bir çok konuya değindi. Yıldırım’ın açıklamaları ise şu şekilde:
“Gazze’deki kardeşlerimizin bugün yapmış olduğu yürüyüşe İstanbul’dan ve tüm Türkiye’den destek verdiniz. Küçük şeytan Trump, Kudüs’te büyükelçilik açılışı yapacakmış. Amerika, Birleşmiş Milletler’de yalnız kalmış. İster yalnız kalsın ister dünyayı arkasına alsın. Biz Müslümanlar, Kudüs’ün, Filistin’in başkenti olduğunu kabul ediyoruz. Bunun için de canımızı vermeye hazırız. Pazartesi bu açılış yapılacak. Salı günü de Gazze’deki kardeşlerimiz, sınırı aşarak yürüyecek ve duvarları yıkacaklar. İsrail ise ‘Siz yürürseniz ben de ateş ederim’ diyor. ‘Çocuk yaşlı demeden herkesi vururum’ diyor.
Bakın buradan sesleniyorum. Mavi Marmara anlaşması oldu ama ambargo kalkmadı. İsrail sözünde durmadı. İsrail katildir, yalancıdır. Filistinliler, o gün yürüyüş yapacaklar ve belki de onlarca şehit verecekler. Bize düşen nedir? On yıl önce ‘One Minute’ dedik. Ama artık Türkiye güçlendi. Öncelikle Mavi Marmara anlaşmasının tekrar iptal edilmesini istiyoruz. Çünkü İsrail sözünde durmadı. One Minute’ı unutmadık. Ama istiyoruz ki İsrail de bunu unutmasın. Bunun da tek bir yolu var: İsrail ile bütün ilişlilerin kesilmesidir. İsrail’in elçilik ve konsolosluğunun da Türkiye’den gönderilmesidir. 31 Mayıs Mavi Marmara’nın vurulma yıldönümü. İsrail zannediyor ki Mavi Marmara unutuldu. Böyle olmadığını göstermek için Taksim’de bir yürüyüş gerçekleştireceğiz. Bu yürüyüşün sloganı şu olacak: Kudüs Müslümanların Başkentidir!
Onun için çok büyük kalabalıklarla oraya geleceksiniz. Endonezya’da ve Pakistan’da milyonlar toplanıyor İsrail’e öfke kusmak için. Siz de Taksim’i dolduracaksınız. İsrail gece rahat uyuyamacak. Ve son olarak Kudüs için hepinizi ribata davet ediyorum. Ramazan’da siz tembellik yaparken onlar Müslümanlara füze atıyorlar. Onun için hepiniz bundan sonra ribattasınız. Çağrı geldiği zaman sokağa çıkmayı bileceksiniz.
“Tembelliği bırakın, ayağa kalkın, direniş gösterin ve kardeş olun!”
İsrail bizi takip ediyor. Biz de İsrail’i takip ediyoruz. Ne yaptığını biliyoruz. Zalim olduğunu biliyoruz. İsrail’in katil olduğunu herkese anlatacağız. İsrail zaliminin, Doğu Türkistan’dan tutun Arakan’a kadar bu zulümlerden sorumlu olduğunu biliyoruz. Yeryüzündeki tüm zulümlerin müsebbibi olduğunu biliyoruz. İsrail zannediyor ki insanlar artık yoruldu, Kudüs’ün yanında yer almayacak. Biz ise gerekirse tüm dünyayı örgütleyeceğiz ve Siyonizmi Filistin topraklarından atacağız inşallah.
Bu arada İran’a da sesleniyorum: Bak nasıl da sizi de vurmaya çalışıyor ABD. Artık bırakın Suriye’de zalimlerle bir olmayı. Zalimler bizi yutmaya geliyorlar. Cemaatler ve liderlere de sesleniyorum: Tembelliği bırakın, ayağa kalkın, direniş gösterin ve kardeş olun! ‘Müminler kardeştir’ ayetini anlayın.”