Araba Ekonomisi ; Günümüzde taşıtlar araçtan ziyade amaç yolunda ilerlemektedir. Ülkemizde taşıt kullanımı fazladır. Metro ve toplu taşıma kullanan bireyler daha azdır. Fakat yine de genç nüfus fazlası sebebiyle metropol şehirler içerisinde toplu taşımalar üzerinde yoğunluk görülür.
Günümüzde özellikle Ankara, İstanbul, İzmir veya yaz dönemlerinde Antalya gibi şehirlerde trafik fazladır. Trafgin fazla olma nedenlerinin başında taşıt fazlalığı gelir. Ülke geneli olarak konforu ve rahatlığı seven toplum olmamızın bunda etkisi fazladır. Trafikte duran arabaların bir çoğunda araç içerisinde sadece bir kişi olduğu tespit edilir. Yapılan araştırmalar sonucunda trafikte olan araçların yüzde 70 inden fazlası tekil kullanım içerir. Buda trafik sorunun oluşmasına ön ayak olur. Bir kişilik taşıt kullanımları yerine metro veya otobüs tarzı toplu taşımalar tercih edilirse trafik oranında azalmalar olacaktır. Fakat keyfi şekilde tekil araç kullanımı fazladır. Bu nedenle özellikle nüfus olarak fazla olan İstanbul şehrinde trafik fazladır. Genellikle akşam 6 ile 9 arasında, iş çıkış saati olarak adlandırılan zaman diliminde trafik yoğundur. Bu konu hakkında devletin girişimleri olmaktadır. Fakat kalıcı bir çözüm henüz ortaya çıkmamıştır. Özellikle Avrupa yakasından Anadolu yakasına geçiş sırasında köprü trafiği denilen yığılmalar söz konusudur. Yine buna benzer yığılmalar gişeler adı verilen geçişler sırasında olur.
ARABA EKONOMİSİ
Taşıtların günümüzde yoğun talep görmesinin bir nedeni de yatırım olarak görülmesidir. Ülkemizde maalesef araba sahibi olmak lüks bir durumdur. Alınan bir araç her yıl değerlenerek gelir getirmektedir. 2000 ‘li yılların başında 1998 modelindeki bir taşıt 2001 yılına girildiğinde değer kaybetmekteydi. Sebebi ise arabanın bir sene yaşlanmadıydı. Fakat 2022 yılı ekonomisine göre 2005 model bir taşıt 2023 yılında daha da değerlenmektedir. Covid salgını sonrası dalgalanan ekonomi sayesinde yaşlanan araçlar değer kazanmaktadır. Her yıl arabalar belli bir miktar pahalanır. Bu nedenle tüketiciler tarafından araçlar yatırım olarak görülür. Alınan bir araç neredeyse banka faizinden çok daha fazla kazanç sağlamaktadır. Ancak bu dalgalanma sonucu oluşan bir takım handikaplar vardır. Hiç araba sahibi olmayan bireylerin taşıt sahibi olması zorlaşır. Taşıt sahibi olan bireyler bu durumdan gelir elde ederken. Aracı bulunmayan şahıslar araç almakta zorlanır. Aradaki ekonomik fark gün geçtikçe artar ve çığ gibi büyür. Bununla ilgili devletin Türkiye de üretilen araba girişimleri bulunmaktadır. Yapımına başlanan araçlar özellikle elektrikli versiyonları ile lansmanlarda yerini alır. Araba fiyatlarında ki bu denli dengesiz artışın sebeplerinin başında döviz artışı gelir. Dolar ve Euro Türk lirasına nazaran değerlenerek araba fiyatlarını artırır. Ülkemizde bu konu da çeşitli girişimler yapılır.
Araba Ekonomisi Ticari Araçlar
Taşıtların bir diğer seçeneği de ticari kısmıdır. Ülkemizde ticari olarak kullanılan temel taşıt taksidir. Taksi plakaları ülkemizde baya değerli halde bulunmaktadır.. Ev fiyatları ile eş değer olan plakalar yatırım olarak görülmektedir. Taksi plakası alan bireyler bunu işleterek veya kiralayarak gelir elde ederler. Yapılan bazı araştırmalar taksi sayısının 30 ile 300 bin arasında olduğu yönündedir. Buda aslında taksi plakalarının talebini gösterir. Ancak burada çeşitli handikaplar ortaya çıkar. Artan taksi plakası fiyatlarından dolayı taksi kiralarında artış olmaktadır. Sürücüler bu kiraları ödemek için aylık plaka sahibine belli miktarda para öderler. Bu aylık giderin artışı sürücüleri huzursuz eder. Bununla birlikte artan benzin fiyatları ve çeşitli durumlar dolayısıyla taksi sürücüleri zam yapmak zorunda veya uygulamak zorunda kalırlar. Günlük belirli tutar geçilmediği taktirde kazanç elde edemeyen sürücüler için devletin çeşitli girişimleri bulunmaktadır.